Mide balonu veya mide botoksu gibi non invaziv uygulamalar hastane yatışını gerektirmese de tüp mide ameliyatı ve gastrik bypass sonrası hastalar hemen taburcu edilmez. Sağlık durumlarının yakından takip edilebilmesi, erken dönem bakımlarının yapılması ve eve dönecek seviyeye gelmeleri için hastaların birkaç gün hastanede Tüpmide ameliyatından sonra kilo vermek ve verdiğiniz kiloyu korumak ile ilgili bazı ipuçları şunlardır: Karbonhidratların ortadan kaldırılması : Karbonhidratlar yağ yakma mekanizmasını zehirler ve açlık yaratır. Bu, daha fazla yemek istemenize neden olacak ve yağın kaybolması daha zor olacaktır! Weare with you 24 hours a day, 7 days a week. You can contact our doctors and expert staff 24/7 online. You can instantly access information on medical processes related to obesity surgery, how the post-operative nutrition should be, what exercises should I do, etc. Mide Küçültme Ameliyatları. Gün geçtikçe yaygınlaşan ve bu yaygınlaşan ve bu akıma katılan herkesim mutlu sonla bitmiş birer hikayedir mide küçültme ameliyatı yapan hastaneler hem özel hastane hem de devlet hastaneleri mevcuttur. Ankaramide botoksu alanında başarılarıyla bilinen Dr. Güven Görkem ameliyatsız obezite uygulamalarında mide botoksunu sık sık tercih ediyor. Konforlu bir uygulama olan mide botoksunda amaç iştahı kapatmak ve midedeki sinir ve kasların daha yavaş çalışmasını sağlamak. 4- 6 ay boyunca midedeki besinlerin sindirimini Vay Tiền Nhanh. Dünyada ve Türkiye'de birçok kişinin hayatını olumsuz etkileyen, bazı kanser türleri de dahil çeşitli hastalıklara zemin hazırlayan obeziteyle mücadele çerçevesinde, obezite cerrahisi ameliyatları kamu hastanelerinde ücretsiz yapılıyor. Özellikle hipertansiyon, kalp-damar, diyabet, kas-iskelet sistemi hastalıkları ile bazı kanserlerin görülme oranını artırdığı belirtilen obezite, önemli bir sağlık sorunu olarak ortaya çıkıyor. Diyet yapmalarına rağmen obezite sorunundan kurtulamayan ve cerrahi müdahaleye uygun olan hastalar, Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gerçekleştirilen ameliyatlar sayesinde yeni bir hayata başlayabiliyor. Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaklaşık 2,5 yıldır ücretsiz verilen obezite cerrahisi hizmetinden bugüne kadar 300'ün üzerinde hasta faydalandı. "Ameliyat için hastalar ön incelemeden geçiriliyor" Hastanenin genel cerrahi bölümünden Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Abdullah Şişik, konuya ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, obezitenin günümüzün en önemli problemlerinden biri haline geldiğini söyledi. Obezitenin, pek çok hastalığın da zeminini oluşturduğuna dikkati çeken Şişik, sorunun uzun yıllardır Amerika ve Avrupa toplumunun önemli problemi olarak bilindiğini ancak son yıllarda Türkiye'de, Batı toplumunun beslenme ve hayat tarzının benimsenmesiyle görülme sıklığının arttığını söyledi. Şişik, hareketsiz yaşam, yanlış beslenme gibi unsurlar bir araya geldiğinde Türk toplumunun da "obez bir toplum" olarak ön plana çıkmaya başladığını ancak bununla mücadelenin Sağlık Bakanlığının koordinasyonuyla önemli faaliyetlerle sürdürüldüğünü dile getirerek, şöyle devam etti "Obeziteyle, cerrahi ve cerrahi dışı yöntemlerle mücadele edilmekte ve biz bu işin cerrahi kısmında yer almaktayız. Obezite cerrahisinde, vücut kitle indeksi 40 ve üzeri olan kişiler, cerrahi için aday olarak değerlendirmeye alınır. Tabii ki önemli bir cerrahi olduğu için hastalarımızı pek çok ön incelemeden geçirmekteyiz. Hastanemizde ciddi bir heyet takibi var. Ameliyat öncesinde hastamızı en az 6-7 farklı branştan doktorumuz, pek çok hastalık açısından değerlendirmektedir. Daha sonra da kişinin ameliyat olup olamayacağına karar veriliyor." "Cerrahi için tecrübeli kişilerle hareket edilmeli" Morbid obez hastalarının yarısına yakınında, obezitenin yanı sıra ek sorunların da bulunduğunu aktaran Şişik, şöyle devam etti "Morbid obez hastaların yarısından fazlası aynı zamanda hiper tansiyonu ve diyabeti olan kişilerdir. Bu sebeple önemli psikolojik sorunu bulunmayan, vücut kitle endeksi 40'ın üzerinde ve anestezi riski açısından problemi olmayan hastalarda bu cerrahinin uygulanmasında engel bir durum yoktur. Obezite cerrahisinin popülerliğinin artmasıyla ciddi ameliyat maliyetleri de ortaya çıkmaya başladı. Bu da hastalara ciddi külfetler getirdi. Son yıllarda Sağlık Bakanlığımızın önemli girişimleri ve hastane yönetimimizin bu konuda bizlere yardımcı olmasıyla, bu ameliyatı olabilmenin kriterlerini taşıyan hastalarımız, herhangi bir ücret ödemeden ameliyatlarını olabiliyor." Şişik, obezite cerrahisinin Türkiye için çok eski bir geçmişe sahip olmadığını dile getirerek, "Yeni bir alan. Bunun için de bu konuda tecrübe çok önemli. Tecrübeli kişilerle devam etmek, ortaya çıkması muhtemel komplikasyonları yönetebilmek, bu problemlerin sonuçları açısından çok önemli. Her ameliyatın bir riski olduğu gibi obezite cerrahisinin de riskleri var. Hiçbir zaman hastalarımıza 'sıfır risk' demiyoruz ama riskler olduğunda bunların yönetilmesi çok daha önemli. O yüzden ekip tecrübeli olduğunda komplikasyon oranı çok azdır. Komplikasyon yaşayan hastaların da tekrar tedavi edilme oranları oldukça yüksektir. Biz hastanemizde yaklaşık 2,5 yıldır bu işle ilgileniyoruz. Ekibimiz her anlamda obeziteyle mücadele ediyor. Hasta sayımız oldukça yüksek. Hiçbir hasta kaybımız olmadı, inşallah da olmayacak. Şu ana kadar 300'ün üzerinde hasta operasyonu gerçekleştirdik." diye konuştu. "Obezite cerrahisi zayıflamak için giriş kapısı" Obezite cerrahisinin, zayıflamak için bir giriş kapısı olduğunu, hastaların kilo vermesinde o kapıyı araladığını ama sonraki süreçte zayıflamaya devam etmenin kişiye bağlı olduğunu anlatan Şişik, şu bilgileri verdi "Beslenme çok önemli. Hastaların mutlaka diyetisyen kontrolünde olmalarını, beslenmeyi öğrenmelerini istiyoruz. Bu hastaların çoğu ameliyattan önce diyete uyamayan, diyet yapsa biraz kilo verse dahi geri kilo alan hasta grubu olduğu için ameliyat bu durumu çok daha fazla kolaylaştırıyor. Bu yöntem, vücuttaki yağ dokusunun azalmasıyla insülin direncinin ortadan kalkmasıyla çok rahat ideal kilolara gelmelerini sağlayan bir yoldur. Ancak hiçbir zaman olaya, 'Evet ben ameliyat oldum, kendi kendime kilo vereceğim.' gibi bakmıyoruz. Ameliyat sonrası dönem de en az ameliyat kadar önemli." Opr. Dr. Şişik, hastaların Sağlık Bakanlığının "Alo 182" hattından ya da Merkezi Randevu Sisteminden randevu alarak kendilerine ulaşabileceğini sözlerine ekledi. Erciyes Üniversitesi İç hastalıkları, Alerji hast… alıkları, Endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları, Gastroenteroloji, Nefroloji, Hematoloji, Tıbbi onkoloji, Kardiyoloji, Göğüs hastalıkları, Enfeksiyon hastalıkları, Nöroloji, Çocuk sağlığı ve hastalıkları, Çocuk kardiyolojisi, Çocuk endokrinolojisi, Çocuk hematolojisi, Çocuk nefrolojisi, Çocuk nörolojisi, Çocuk alerjisi, Çocuk onkolojisi, Çocuk gastroenteroloji hepatoloji ve beslenme, Çocuk enfeksiyon hastalıkları, Neonatoloji, Çocuk göğüs hastalıkları, Çocuk ve ergen psikiyatrisi, Dermatoloji, Fiziksel tıp ve rehabilitasyon, Genel cerrahi, Çocuk cerrahisi, Göğüs cerrahisi, Kalp ve damar cerrahisi, Beyin ve sinir cerrahisi, Plastik rekonstrüktif ve estetik cerrahi, El cerrahisi, Ortopedi ve travmatoloji, Üroloji, Kulak burun boğaz, Göz hastalıkları, Kadın hastalıkları ve doğum, Üreme endokrinolojisi ve i̇nfertilite, Perinatoloji, Anesteziyoloji ve reanimasyon, Algoloji, Radyasyon onkolojisi, Radyoloji, Nükleer tıp, Tıbbi patoloji, Tıbbi genetik, Tıbbi biyokimya, Tıbbi mikrobiyoloji, Tıbbi farmakoloji, Spor hekimliği, Acil tıp, Halk sağlığı, Aile hekimliği, Ağız diş ve çene cerrahisi, Pratisyen, Diyetisyen, Psikiyatri, Göğüs hastalıkları ve tüberküloz, Diş hekimi, Çocuk genetik hastalıkları Daha fazla 119 görüş İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler açısından ameliyatı yaptırmak isteyen kişiler için birçok seçenek barındırır. Ameliyat yaptırmak isteyen aşırı kilolarından şikayetçi kişiler önce muayene olmalıdır. Tüp mide ameliyatı midenin yaklaşık %80’ini yok eder ve zımba yardımıyla vücuttan uzaklaştırır. Bu ameliyata mide küçültme ameliyatı da denir. Midenin geri kalanı uzun bir tüp şekline getirilir. İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde ameliyat geçirmiş kişiler normalden daha az yiyecek tüketebilirler. Ancak; yediğiniz yemeğin emilimi azalmadığı için yediğiniz yemeğin verdiği enerji miktarı vücut tarafından tamamen emilir. Bu tür bir ameliyat geri döndürülemez. Bunun nedeni, tüp mide ameliyatında midenin çoğunu vücuttan atmasıdır. Tüp Mide Ameliyatı Hakkında Genel Bilgiler İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde yapılan bu ameliyat sırasında karın boşluğuna beş küçük kesi ile girilir. Tüp mide ameliyatı sınırlı bir işlemdir ve emilimi azaltmaz. Mide operasyonu yaptırmanın maliyeti ne kadar sorusu ameliyatın nasıl yapıldığına bağlı bir olgudur. Yedikleriniz ve içtikleriniz midenizde birikir. İnce bağırsağınızdan aldığınız bu gıdalardaki kaloriler vücudunuz tarafından tamamen emilir. Sleeve gastrektomide midenin yaklaşık% 80’ini kaplayan bölge kesilir ve vücuttan çıkarılır. Bu ameliyata İngilizce’de tüp gastrektomi veya sleeve gastrektomi denir. Bu ameliyatın dezavantajlarından biri. Mide kasılması, tüp mide operasyonundan sonra gıda tüketiminin azalır, ancak emilim aynı kalır. Başka bir deyişle, az miktarda yüksek kalorili yiyecekler yiyenler yedikleri tüm kalorileri alırlar. Bu durum mide ameliyatı sonrası kilo alma oranını artırmaktadır. Diğer bir dezavantaj, vücuttan çıkarılan midenin% 80’inin tahrip olmasıdır. Sonuç olarak mide orijinal durumuna geri döndürülemez. Mide operasyonu olmak ne kadara mal olur sorusunun cevabı ancak doktorunuza danışarak netleştirilebilir. Tüp Mide Ameliyatı Kimler Yaptırabilmektedir? Mide ameliyatı; çeşitli nedenlerle kilo alan ve sağlıklı egzersiz veya diyetle kilo vermeyen veya kilo vermemesinden dolayı ciddi sağlık sorunları yaşayan obez hastalar için yeni bir yaşam kapısı açacaktır. Mide operasyonu yaptırmadan önce kilo vermeye çalışmalısınız. Bu ameliyat, titiz bir diyet ve egzersiz programı ile verilebilecek sınırlı fazlalığa uygulanmaz. Mide ameliyatından önce tüm hastaların detaylı sağlık muayenesi yapılmalıdır. Kilo almanın ardındaki hormonlarla ilgili problemleriniz varsa, önce kan seviyenizi düzeltmelisiniz. İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde uzman hekimler tarafından tetkiklerinizi yaptırarak ameliyat için uygunluk durumunuzu öğrenebilirsiniz. Tüp Mide Ameliyatı Kilo Verme Süreci Mide operasyonu gastrektomi sonrası ilk üç ayda, özellikle ilk ayda çok fazla kilo kaybediyorsunuz. Bu dönemde hastalar genellikle motive olur ve kilo vermeye meyillidir, bu nedenle tavsiyelere uymak önemlidir. Ancak bazı hastalar bu dönemde egzersiz yapmadan kilo verdikleri için önerileri görmezden gelebilir. Bunun sonunda; bu ameliyatta ileri yaşama uyum sağlamak ve kiloyu yönetmek için diyet ve fiziksel aktiviteye dikkat edilmesi şiddetle tavsiye edilir. Midenin ameliyat sonrası beslenmesi çok önemlidir. Üçüncü aydan sonra kilo verme oranı azalacak, ancak kilo verme ilk yılın sonuna kadar devam edecektir. Dikkatsiz hastaların% 3-10’u eski kilosuna ulaşmasa bile oldukça fazla kilo alabilirler. Sonuç olarak, hastalar bu zamana kadar yeni yaşam tarzlarına uyum sağlamalıdır. En basit haliyle karbonhidratlardan uzak durmanız, daha az yemeniz, daha fazla su tüketmeniz ve egzersiz yapmayı alışkanlık haline getirmeniz gerekir. İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde bulununa uzman hekimler operasyon sonrası kilo verme süreci konusunda sizleri bilgilendireceklerdir. Tüp Mide Ameliyatının Avantajları Mide operasyonu, açlığa neden olan grelin hormonu alınır, böylelikle hasta uzun süre açlık hissetmez. Mide operasyonu, diğer ameliyatlara göre daha kolay ve daha kısadır. Bu operasyonun faydaları arasında yıllık ortalama% 40 ila% 70 kilo kaybı, ameliyat sırasında mide giriş ve çıkış kapaklarındaki değişiklikler nedeniyle mide fonksiyonunu sürdüren ince bağırsakta değişiklikler ve vitamin ve mineral eksikliği sayılabilir. Tüp mide ameliyatının bu faydalarının yanı sıra; laparoskopik cerrahi, ameliyat sonrası ağrı kesici ihtiyacını azaltır, enfeksiyon riskini azaltır, iyileşme ve günlük hayata dönüşü hızlandırır. İstanul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde bu operasyonun avantajları hakkında detaylı bilgiler edinebileceğiniz uzman hekimler vardır. Bu doğrultuda eper ameliyat için uygunsanız bu hastanelerde ameliyat yaptırabilirsiniz. Tüp Mide Ameliyatı Riskleri Bu operasyonun riskleri, kanama, enfeksiyon, diğer organların hasar görmesi ve açık cerrahiye geçiş dahil olmak üzere tüm laparoskopik cerrahide bulunan riskleri içerir. Bu tür büyük komplikasyonlar son derece nadirdir ve tüm vakaların% 1’ini oluşturur. İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hasteneler içerisinde bulunan uzman hekimler bu risklerin oluşma potansiyelini azaltabilir. Bu nedenle ameliyat fiyatının ne kadar olduğu sorusundan önce hangi doktorun ameliyat etmesi gerektiği sorusu dikkate alınmalıdır. Dünyada bu ameliyatla ilgili en yaygın sorunlar şunlardır Mide ameliyatı sonrası kanama, sızıntı ve emboli. Global sızıntı oranı, gerçekleştirilen operasyonların% 3,5’idir. Ülkemizde bu oran% 1’in altındadır. Cerrahın ameliyat sırasındaki mesleki tecrübesi, ameliyat sırasında kullanılan malzemelerin kalitesi ve hastanın ameliyat sonrası tavsiyelere uyması yani operasyon sonrası oluşabilecek risklerin yarattığı sorunların tedavisi de ameliyat fiyatı içerisine dahil edilmelidir. Mide ameliyatı olanlar operasyon sonrası riskleri ile ilgili detaylı bilgileri uzman hekimlerden öğrenmelidirler. Operasyon sonrası oluşabilecek risklerin minimuma indirgenebilmesi için uygulama öncesi yapılacak tetkikler ile kişinin operasyona ne kadar uygun olup olmadığı bilinmelidir. Tüp Mide Ameliyatı Fiyatı Tüp mide ameliyatı fiyat aralığı belirlenirken birkaç farklı faktörün hesaba katılması gerekir. İstanbul tüp mide ameliyatı yapan hastaneler içerisinde ameliyat olan hastalar, ameliyat sonrası oluşabilecek komplikasyonlar göz önüne alındığında pahalı ve donanımlı bir hastane tercih etmenin öneminin farkında olmalıdır. Kullanılan malzemelerin kalitesi de ameliyat fiyatını etkileyen faktörlerden biridir. Bir hastanın kalış süresi, fiyatlandırmanın belirlenmesinde başka bir faktördür. Yoğun bakım ünitesinde tedavi görmesi gereken hastaya göre cerrahi maliyetler değişebilir. Döviz kurlarının değiştirilmesi de bir operasyonun fiyatının belirlenmesinde önemlidir. Ameliyat sonrası başlıca faktörlerden bağımsız olarak, kurtarma ameliyatı gerekebilmektedir. Bu da toplam ameliyat maliyetlerinde beklenmedik bir artışa neden olur. Bu nedenle ameliyat sonrası tüketilmemesi gereken besinlere dikkat etmek çok önemlidir. AnasayfaHaber Obezite Ameliyatları Devlet Hastanelerinde Ücretsiz Yapılmaktadır 2019 Merhaba Arkadaşlar, 1 ocak 2015 tarihinden önce bütün devlet hastanelerinde obezite ameliyatları ücretsiz bir şekilde yapılmaktaydı. Fakat bu tarihten sonra Sosyal güvenlik kurumunun devlet hastanelerinde obezite cerrahisi adı altında yapılan bütün ameliyatlardan para alınacağı açıklandı. TV haberlerinde hep beraber haber özellikle obezite ameliyatı olmak amacıyla sıra bekleyen binlerce kaderdaşımız için büyük bir yıkım oldu . Alınacak bu ücret baştan aşağı bir muamma halini hastaneler ücret talebinde bulundu,bazıları ise ücretsiz yapmaya devam etti. Bir çok arkadaşımız hastane kapısından geri döndü. Bazı illerde bulunun devlet hastanelerinde halen ücretsiz yapıldığı duyumunu aldım , ve böyle şey olmaz diyerek bilgi edinme hakkımı kullanarak sosyal güvenlik kurumundan bilgi talebinde bulundum. Gelen cevap beni gerçekten çok mutlu etti. Çünkü devlet hastaneleri ücretsiz yapmaya devam herhangi bir fark ücreti talep metnini aynen buraya koyuyorum Obezite Ameliyatları Devlet Hastanelerinde Ücretsiz Yapılmaktadır 2018 Cevap metninde kısacası vücut kitle indeksi 40 ve üzeri olan obezite hastaları, bizim zaten yapmış olduğumuz gibi endokrin bölümünden ameliyat onay raporunu alarak bu ameliyatı ücretsiz bir şekilde Güncelleme SGK – Sosyal Güvenlik Kurumunun bu gün tarihi ile resmi gazetede yayınlanan Sağlık Uygulama Tebliğide obezite ameliyatlarının kapsamı genişletildi. Hali hazırda yazımızın üst bölümünde de bahsetmiş olduğum gibi normal sigortalı hastalar için vki 40 ve üzeri ücretsiz yapılan obezite ameliyatları, artık vücut kitle indeksi 40 kg / metrekare ve üzeri olan ileri düzey yani ölümcül obezite hastalarını karşılıyor. Tebliğde ayrıca Vki vücut kitle indeksi 35 ile 40 arasında olan ve yüksek tansiyon, diyabet, kalp rahatsızlığı gibi hastalıkları morbid obezite sınırlarına ulaşmış vatandaşları da GSS genel sağlık sigortası kampsamına dahil Boyu 175 cm kilosu 108 olan bir hasta tamamen para vermeden ücretsiz bir şekilde obezite ameliyatlarını olabilecekler. Konu hakkında görüşlerinizi veya aksi halde davranan hastane varsa lütfen yorum kısmına belirtiniz. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar birçok anlamda nitelikli doktorlara ve donanımlı kliniklere gitmişlerdir. Kayseri ili bu anlamda gerekli ihtiyaçlara sahip olan doktor ve klinikler sunmaktadır. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar arasında yaygın olarak sleeve gastrektomi olarak bilinen sleeve gastrektomi, obezite cerrahisinde en çok kullanılan cerrahi yöntemdir. Mide bandı ameliyatı veya mide baypas ameliyatına göre komplikasyon riski en düşük olan ve dünyanın bu bölgesinde büyüyen cerrahların ameliyat sonrası dönemde yüksek konfor düzeylerini sürdürmek için kullandığı ameliyat türüdür. Yıllar önce mide ameliyatı yapmak için tüpleri tercih ediyor ve özellikle bu ameliyat. Laparoskopik tüp mide ameliyatı, midenin yaklaşık %80’ini çıkarmak için karında dört delikten küçük bir kesi yapılmasını içerir. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar esas olarak grelin hormonunun iştah hormonu salgılandığı fundusun çıkarılmasıyla ameliyat sonrası iştah azalması yaşar. Ancak midenin hacmi çok küçülür ve yemek kısmı da küçülür. Bu nedenle ameliyat sonrası hızlı kilo verme başlar. Tüp Mide Ameliyatı Neden Yapılmaktadır? Mide ameliyatı sonrası 6 ay içinde hastanın fazla kilonun yaklaşık yarısını ve 1 yıl sonra fazla kilonun yaklaşık %70’ini kaybetmesi beklenebilir. Mide küçültüldüğünde hastalar normalden daha az yemek yerler çünkü tok hissetmek için daha az yiyeceğe ihtiyaç duyarlar. Hastanın yeni mide boyutuna alışması için parçanın boyutunun ayarlanması ve diyetin ayarlanması gerekir. Bir diyet planı sağlanır ve kesinlikle uyulmalıdır. Sürekli kilo vermeyi sağlamak için cerrahi tek başına yeterli değildir ve diyet ve diyetteki uzun vadeli değişiklikler düzenli egzersiz ile birleştirilmelidir. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar genellikle laparoskopik olarak yapılır ancak hastanın durumuna göre laparotomi olarak da yapılabilir. Bir kesi yapılır, önce mide zımbalanır ve bölünür ve çoğu genellikle yarısından fazlası çıkarılır. Midenin bir kısmı çıkarıldığında, süreç geri döndürülemez ve dolayısıyla kalıcı bir çözümdür. Operasyondan sonra iyileşme süresi hastadan hastaya değişmektedir. Ancak çoğu kişinin 2-3 gün hastanede kalması ve ardından yaklaşık 2 hafta evde iyileşmesi gerekir. Tüp Mide Ameliyatı Ne Kadar Sürmektedir? Tüp mide ameliyatı bir buçuk veya iki saat sürebilir. Ameliyat küçük bir kesi ile yapılır ve dikiş gerektirir. Mide kasılması genel veya lokal anestezi altında yapılır ve hasta ameliyat sırasında ağrı hissetmez. Tüp mide ameliyatından önce bazı testler ve bir süre gereklidir. Zaman zaman hastaların belirli bir kilo vermesi beklenmelidir. Ameliyattan sonra mide sızıntısı olup olmadığını görmek için hastalar bir veya iki gün hastaneye kaldırılabilmektedir. Tüp Mide Ameliyatı Sonrası Zayıflama Tüp mide ameliyatından sonraki ilk iki ayda bazı hastalar 15 kg’a kadar kilo kaybı yaşayabilir. Bazı hastalar ameliyattan sonraki ilk iki yıl içinde 60 kilo kaybetmiş olabilmektedir. Hastaların sadece yüzde 10’u yaşam boyu etkili bir ameliyat olmadan kilo alma yaşıyor. Bu durum aynı zamanda sağlıksız beslenme ve olumsuz yaşam koşulları ile bağlantılı olarak ortaya çıkar. Tüp Mide Ameliyatını Kimler Yaptırabilmektedir? Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar, obezite indeksi 40 kg / m2 ve üzerinde olan, diyet veya egzersizle defalarca deneyen ve kilo veremeyen 18-65 yaş arası bireylere uygulanabilir kişilerdir. Aynı zamanda diyabet, hipertansiyon ve uyku apnesi gibi BMI 35-40 kg / m2 olan komorbiditeleri olan kişilere de uygulanabilmektedir. 35 ve altındaki kişilerde mide balonları ve mide botoksu gibi ameliyatsız yöntemler tercih edilirken 30-35 kg / m2 ağırlığındaki çok ciddi engelli kişiler için ameliyat düşünülmektedir. Genellikle mide küçültme ameliyatı için gerekli şartlardır ve nihai karar testten sonra verilmektedir. Avantajları Nelerdir? Obez hastalar, kalp hastalığı, diyabet ve diyabete bağlı komplikasyonlara yakalanma riski altındadır. Ek olarak, hiperkolesterolemi ve uyku apnesi gibi hayatı olumsuz etkileyen birçok komorbiditenin ele alınması gerekir. Tüp mide ameliyatı olanlar hızlı kilo veren hastalar, fazla kiloya bağlı olarak mevcut hastalıklarında %90 iyileşme sağlar, ancak eşlik eden hastalık olasılığını önler. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar için obezitenin fiziksel zorluklarının yanı sıra psikolojik zorluklar da vardır. Olumsuz sonuçlarla birçok kez denenen diyetler, başarısızlık hissine, özgüven azalmasına ve depresyona yol açabilmektedir. Tüp mide ameliyatı hızlı kilo veren kişilerde güven ve benlik saygısını artırır, başarısızlık hissini ortadan kaldırır, sosyal ilişkileri güçlendirir. Laparoskopik cerrahi, önemli bir faktör olan postoperatif riski azaltır Tüp Mide Ameliyatının Riskleri Nelerdir? Obezite cerrahisinin kazanç ve risk seviyeleri karşılaştırıldığında, kazanç oranı önemli ölçüde daha yüksektir. Ancak olası riskleri de gözden kaçırmamalısınız. Tüp mide ameliyatı sonrası yaşamı tehdit eden olası komplikasyonlar ameliyattan sonraki ilk 15 günde görülür. İlk iki haftada görülen komplikasyonlar şunlardır Zımba hatlarının sızması kanama ve emboli riskidir. Sleeve gastrektomiden sonraki ilk iki hafta hem cerrahi hem de hasta psikolojik açıdan çok önemlidir. Önemli ameliyat sonrası iyileşme süreci ve ani beslenme değişiklikleri kısa vadede hastayı olumsuz etkileyebilmektedir. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar içinde komplikasyon semptomları mevcutsa, komplikasyonlara yönelik tedavi sürecini kısalttığı ve tedavi başarısını olumlu yönde etkilediği için acil müdahale ile hemen iletişime geçilmelidir Zımba hattı dediğimiz sızıntı bu ameliyatın en tehlikeli komplikasyonudur. Hastanın olası dezavantajlarını derhal doktora bildirmek önemlidir. Olası sızıntıların tedavisinde hekimlerin zamanında ve başarılı müdahaleleri önemli rol oynar. Zımba hattı sızıntılarının tespiti ve tedavisi, deneyimli bir obez cerrah tarafından çok kolaydır. Ameliyat sonrası emboli riski vardır. Bununla birlikte, tromboembolizm oluşumu söz konusu olduğunda, obezite cerrahisi normal cerrahiye göre daha olasıdır. Ancak acil durumlarda gerekli tüm önlemleri alarak emboli riskini ortadan kaldırabilirsiniz. Antikoagülan enjeksiyonuna ameliyattan önceki gün veya gün başlayın ve embolik çoraplar kompresyon çorapları giyerek önlem alın. Kayseri’de tüp mide ameliyatı olanlar taburcu olduktan sonra 10 gün evde anti-embolik çorap ve antikoagülan iğneleri kullanmalıdır. Kayseri dışında eğer orada konaklama ihtimaliniz varsa İstanbul’daki klinikleri de ameliyat için düşünebilirsiniz. Tüm kanamalar hastanede gerçekleşir ve drenaj borusu sayesinde gözlemlenmesi çok kolaydır. Kanayan hastalar halsizlik, baş dönmesi ve düşük tansiyon yaşayabilmektedir. Kanama miktarına bağlı olarak tek başına kan takviyeleri ile kanama tedavisi kolaylıkla atlatılabilmektedir. Mide Baypas Mı Yoksa Tüp Mide Mi? Tüp mide ameliyatı; bu BMI, yani vücut kitle indeksi 40’tan büyük olan bireyler, BMI 35-40 olan ancak hem diyabet, kolesterol ve yağlı karaciğer sorunları olan bireyler ve BMI 30-35 olan bireyler. Bireyler için uygundur. Kontrol edemediğim şeker hastalığım var. Risk açısından mide baypas ameliyatından daha iyi bir seçenektir. Mide ameliyatı fiyat için kliniklerden bilgi alınız. Tüp mide ameliyatı hastalar ve doktorlar için daha kolaydır. Hasta için daha ucuz. Mide baypas ameliyatı ile kilo verme oranları daha yüksektir. Tüp mide ameliyatı midenin bir kısmını çıkarır ve işlem geri döndürülemez. Mide baypas ameliyatında işlem geri dönüşlüdür.

kayseride tüp mide ameliyatı yapan hastaneler